İngiltere'deki Bird Life International tarafından yapılan araştırmada, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu Akdeniz Havzası'ndaki ülkelerde yaşayan kuş türlerinin, havadaki 3 derecelik ısınma senaryosuna göre bulundukları yerden 550 kilometre uzaklaşabileceği bildirildi.
Doğa Derneği Proje Sorumlu Eray Çağlayan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İngiltere'de doğa ve çevrenin korunmasına yönelik faaliyet gösteren bir sivil toplum kuruluşunun, "Avrupa'nın Üreyen Kuşları İklim Atlasının Bulguları" raporu hazırladığını söyledi.
Bu atlasın 21'inci yüzyılın sonunda, Türkiye'nin de içinde bulunduğu Akdeniz Havzası'nda yer alan Avrupa ülkelerinde üreyen türlerin gelecekte elverişli iklim şartlarını sağlayan olası yayılma alanlarını içerdiğini belirten Çağlayan, geleceğe yönelik bu izdüşümlerin, küresel sıcaklıklarda ortalama 3 derecelik bir artışın gerçekleşmesi senaryosuna dayandırıldığını bildirdi.
550 kilometre kuzeydoğuya gidecekler
Yapılan modellemeler sonucunda bu ısınma senaryosunun gerçekleşmesi durumunda kuşların dağılımlarının yaklaşık 550 kilometre kuzeydoğuya kayacağının tahmin edildiğini belirten Çağlayan, "Buna göre de kuşların olası dağılım alanlarının, bugünkü alanlarının beşte birinden küçük olduğu var sayılmıştır" dedi.
Çağlayan, şu bilgileri verdi:
"Kuzey Kutbu ve İber Yarımadası kuşları, bu olası değişimden en çok zarar görecek türleri oluşturuyor. Bu türlerin yaşayabilecekleri uygun iklim şartlarını sağlayan alanlar, diğer türlere göre çok az sayıda. Benzer biçimde dağılımları yalnızca Avrupa ile sınırlı olan kuş türlerinin de, bu tip bir ısınma sonucunda yok olma riskinin ciddi ölçüde artacağı tahmin edilmekte.
Bu çalışmayla, iklim değişikliğinin yaban hayatı üzerindeki olası etkilerini anlamamızda çok büyük bir ilerleme sağlandı. Eldeki arazi verileri ve iklim modelleri bir araya getirilmiş ve bunun sonucunda 21'inci yüzyıl sonundaki Avrupa'da üreyen kuş türlerinin olası coğrafi dağılım haritaları oluşturulmuştur.
Bunu yapabilmek için kuşların üreme dağılımları üç iklim parametresi 'yaz sıcaklığı, kış soğukluğu ve su miktarı' olarak belirlenmiştir. Böylece, her türün yaşayabileceği elverişli iklim şartları, diğer bir deyişle her türün karakteristik iklim aralıkları tanımlanmıştır. Daha sonra bu iklim aralıkları, bir sera modeline dahil edilmiştir. Bu modellerle, düşük ve ortalama bir sera gazı emisyonu sonucunda oluşacak 21'inci yüzyıl sonu Avrupasının iklimi tahmin edilmekte."
80 yıl sonrası
Çağlayan, hazırlanan senaryoya göre eğer sera gazı emisyonlarına göre 3 derecelik bir artış olursa kuşların bugünden yaklaşık 80 yıl sonraki olası dağılımlarının harita üzerinde de gösterildiğini söyledi.
Kuşların gelecekte yayılacakları alanların, yalnızca o alanlarda elverişli iklim şartlarının bulunmasıyla ilişkili olmadığına işaret eden Çağlayan, "Aynı zamanda kuşların ihtiyaç duydukları yaşam alanları, o alanlarda bulunmasını gerektirmekte. Buna benzer birçok faktör, kuşların yayılım alanlarını belirler" diye konuştu.
Doğanın korunması ve ısı artışına neden olacak yaklaşımlardan kaçınılması gerektiğini belirten Çağlayan, şöyle konuştu:
"Bu çalışmanın sonuçlarına funda ötleğeni (sylvia undata) örnek olarak verilebilir. Funda ötleğeninin şu anki üreme alanları güneybatı Avrupa, İber Yarımadası'ndan İngiltere ve orta Fransa üzerinden doğu sınırı güney İtalya. Avrupa dışında çok dar bir alanda, Fas'tan Tunus'a kuzeybatı Afrika'nın kıyısında ürerler.
Funda ötleğeninin gelecekteki olası dağılımı kuzeye ve doğuya doğru kaymıştır. Gelecekte tür için elverişli iklime sahip alanlar, İngiltere Adaları, Batı Avrupa, Doğu Akdeniz, Balkanlar ve Güney Rusya'ya kadar genişlemiştir.
Bu türün şimdiki dağılımının yüzde 60'ından fazlasının ise (İber Yarımadası ve batı Akdeniz'in büyük bir bölümü) 21'inci yüzyılın sonunda elverişli iklim koşullarını barındırmayacağı tahmin edilmiştir. Aynı zamanda, toy, kuğu, turna, maskeli örümcek kuşu ve maskeli ötleğen de bu değişimden en çok etkilenecek türler arasında yer alıyor."